6 Ağu 2012

Başarının Adı: Capello



Dünya’nın en büyük teknik direktörlerinden birini yazmak istedik. Aslında blog yazıları için konu seçerken çok zorlanıyoruz. Çünkü sadece kurumsal bir dilin kullanıldığı bir blog olmak istemiyoruz. Bu yüzden sizlerin dikkatini çekebilecek, spor kültürünüze katkı sağlayabilecek konular seçmeye çalışıyoruz.

İşte bu zorluklardan sonra bu yazımızdaki ismi belirledik. Fabio Capello futbolla uzaktan yakından alakası olan herkesin adını duyduğu dünyanın en büyük teknik direktörlerinden biri sadece teknik direktör değil. Aynı zamanda döneminin önde gelen futbolcularından biridir.

Capello ile ilgili yazımıza, 1946 yılında İtanya’nın San Canzian D'Isonzo adlı küçük bir şehrinde doğmuştur. Şeklinde başlayabiliriz. Futbola merakı henüz çocuk yaşlarından ortaya çıkmış olan Capello’nun ailesi  SPAL takımının alt yapınsa çocuklarını kaydettirmişlerdir.




Futbolculuk yıllarında (Milan)
Capello burada 20 yaşına kadar Seri B’de (İkinci Lig) oynamıştır. 1964 1965 Sezonunda takımı şampiyon olup Seri A’ya çıkma şansını yakalayınca genç Capello’nun şansı açılır. 2 yıllık Seri A tecrübesinden sonra 1967 – 1968 sezonunda AS. Roma takımına transfer olarak büyük kulüplerdeki yükselişine de başlamıştır. Aynı yıl takımıyla büyük bir başarı yakalayarak İtalya kupasını kazanmıştır. Roma’daki etkili futbolu hemen dikkatleri üzerine çekince Juventus kulübü yıl sonunda Capello’yu kadrosuna katmayı başarmıştır. Juventus’ta toplam 5 sezon forma giyen Capello bu takımda 3 şampiyonluk görmeyi başarmıştır. (1972 – 73 -75) Yine Juventus döneminde milli takım formasını da giymeye başlar. 1974 Yılında dünya kupasında oynamıştır.

1977 Yılında İtalya’nın diğer büyük futbol takımı olan AC. Milan ile anlaşarak bu kulübe transfer olmuştur. Aynı sezon  İtalya kupası sevinci yaşadıktan sonra 1979 yılında bir kez daha Seri A’da şampiyonluk sevinci yaşayarak 1980 yılında futbolu bırakır.

Aslında cümleyi, futbol oynamayı bırakır şeklinde düzeltmek gerekir. Profesyonel olarak futbol oynamayı bırakmış olsa bile artık futbol’u yönetmek için kendini hazırlamaya başlamıştır.

Bu hazırlıklarının sonucunda 1987 yılında geçirilen kötü bir sezonun sonuna doğru yapılan değişiklikle AC.Milan kulübüne teknik direktör olur. Yaklaşık yarım sezonluk bu süreç sonunda fena sayılmayacak bir karne ile yıl sonunu getirir. Ancak kendisiyle yeniden mukavele imzalanmaz.

Bu kötü tablo Milan’nın başına 1991 yılında Silvio Berlusconi gelince değişir. Yeni başkan, yeni bir takım kurma ve başarıya yelken açma işini genç hatta tecrübesiz ancak gelecek vaat eden bir isme Fabio Capello’ya verir. Futboldaki modern zamanların en büyük teknik direktör başarısı da böylece başlamış olacaktır.

Efsane Ac. Milan Kadrosu
1991 yılında Gulit, Van Basten, Rijkard, Maldini, Costacurta, Albertini, Massaro, Donadoni gibi futbolcuların bulunduğu bir takımla, 3 yıl üst üste (1991-92, 92-93, 93-94) Seri A şampiyonluğu yaşamıştır. 1993-94 Sezonunda Şampiyon Kulüpler kupasını kazanmıştır. 1992-93 ve 1994-95 Sezonunda ise şampiyonlar kulüpler kupasında finalde kaybetmiştir. 1995-96 Sezonunda yeninden Seri A şampiyonluğunu kazanarak 5 yılda, Milan kulübü tarihine adın altın harfle yazdırmıştır.

Bu büyük başarılarından sonra dünya futbolunun diğer büyük takımlarından biri Real Madrid’e transfer oldu. Aslında o dönem kadrosundaki müthiş futbolcuları olmasına rağmen bir türlü isteneni veremeyen Real Madrid bu büyük transferle vites büyütmeye karar vermişti. Capello, geldiği gibi kulübü La Liga’da şampiyon yaparak, işinde ne kadar iyi yaptığını herkese göstermiş oldu. Fakat İspanyol kamuoyunda bu başarı bile Capello’ya yönelik eleştirileri bitirememiştir. Geldiği dünden beri Real Madrid’i defansif olarak oynattığı yönünde eleştiri alan teknik adam, yıl sonunda eski takımı Milan’a dönmeye karar vermiştir.

Eski takımına geri dönen Capello başarısız bir sezonun arından şampiyon juventus’un 30 puan gerisinde 10. Sırada kalınca Capello ara vermesi gerektiğini anlayarak görevinden istifa etti.

Batistuta, Capello ve Totti
Futbol’a verdiği bir sezonluk aradan sonra 1999 – 2000 sezonunda 18 yıldır şampiyon olamayan Roma takımının başına geçti. Burada ikinci yılında hem Seri A şampiyonluğunu yakalamış hem de İtalya Süper kupasını kazanmıştır. Bu büyük başarı Roma kulübünde müthiş bir sevince neden olmuş kutlamalar haftalarca devam etmiştir. Bu büyük kutlamalar üzerine kendisiyle rçportaj yağan gazeteciye Capello’nun şu sözleri sözlemiştir.;

“Sevinmeyi abartmışlardı. Kupanın üzerinden 6 ay geçmesine rağmen hala kutluyorlardı. Geçmişe bağlı kalmanın kimseye bir yarar sağlamayacağını, önümüzdeki sezona bakmamız gerektiğini sürekli olarak söyledim. Ancak beni hiç dinlemediler.”

Bu sözleri futbol’a nasıl profesyonelce yaklaştığının bir göstergesidir. Ancak kendisinin bu uyarılarına rağmen Roma kulübü geçen sezon kazandığı 2 kupa başarısını tekrar edememiş ve Capello yine istifa etmeyi seçmiştir.

Juventus'ta kupa sevinçi (2005)
2 Sezon dinlendikten sonra 2004 – 05 sezonunda Juventus’ transfer olarak yeni bir sayfa açmıştır. 2 yıl üst üste hem şampiyon olmuş. Hem de şampiyonlar ligi şampiyonluğu yaşatmıştır. Ancak buradaki başarıları bir sonraki yıl açılan bir dava ile gölgelenecekti. Açılan şike davasıyla Juventus kulübü yöneticilerinin hakemlere para vererek maçları organize ettikleri iddia ediliyordu. Bu iddialar ve kulüp içi gerilen ilişkiler sonucunda Capello yine bavulunu toplamaya başlamıştır.

2006-07 Sezonunda Juventus’tan ayrılarak 10 yıl sonra yeniden Real Madrid’e gelmiştir. Yeni kulübünde geleneği bozmamış ve takıma geldiği sezon şampiyon yapmayı başarmıştır.  Ancak başarısına rağmen Real Madrid yönetimi ile anlaşmazlığa düşerek görevinden istifa etmiştir.

Ardından kendisinin de çok istediği bir takım olan İngiltere milli takımının hocası olmuştur. 2010 Güney Afrika Dünya Kupası elemlerinde oynadıkları 10 maçtan 9’unu kazanarak büyük bir başarıya imza atmış olmasına rağmen Dünya kupasında gruptan güçlükle çıkmış ve Almanya’ya elenmekten kurtulamamıştır. Bu başarısızlıktan sonra yoğun eleştirilere bir süre dayanmış olmasına rağmen sonunda istifa ederek, Rusya milli takımının başına gelmiştir.

Her ne kadar özetlemeye çalışmış olsak ta Capello’nun bu müthiş kariyeri gerçekten göz kamaştırıcıdır. Onun gibi spor’a profesyonelce yakalaşan, başarıyı bir çok farklı adreste, kısa sürede yakalayabilmiş insan sayısı gerçekten azdır. Kazandığı kupaları aşağıdaki gibi bir tabloda topladığımızda gerçek ortaya daha net çıkıyor.



İtalya’nın Dünya futboluna armağan ettiği bu teknik adam. Tüm zamanların efsane spor adamları içerinde yerini almayı fazlasıyla hak etmiştir.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder